31 Aralık 2007 Pazartesi

Karacaağaç

Üç Kuzey dünyasında yaygın olarak bulunur. Sıcaklık istekleri fazlaca bulunan yapraklı ağaçlardır. Bu zon güneyde Apenin’lerde (900-1400 m) Güneydoğu Avrupa yarım adasında (800-1200 m) Prenelerde (800-1300 m) Orta Avrupa da (600-900 m) olarak bulunur. Ülkemizde ise Kuzey Anadolu da (1500 m) , Güney Anadolu da ise (1500-2000 m) de yer almaktadır. KARAAĞAÇ Türkiye de bulunan türleri : Ulmus glabra ( Dağ karaağacı ): Ulmus minor ( Ova karaağacı): Ulmus laevis ( Hercai karaağacı): Her üç türde saf meşcere yapmak eğiliminde değildirler ve ekseriye diğer yapraklı ağaçlarla birlikte yapraklı karışık ormanın terekkübüne girerler. Dağ karaağacı Avrupa nın kuzey yarısında Alpler de, Kar patlar da ve Güney Avrupa dağlarında yayılmıştır. Türkiye’nin hemen bütün orman bölgelerinde fakat bilhassa Karadeniz yapraklı orman rejiyonu içinde bulunur ve rutubetli dağlık yerlerde yüksek boylu düzgün gövdeler meydana getirir. Bu tür balçık toprakları tercih eder, rutubete çok dayanıklıdır ve yüksek madeni besin maddesi ister. Ova Karaağacı daha çok Orta ve Güney Avrupa sının ve Anadolu nun ağacıdır. Birincisine nazaran kara iklimine dayanıklıdır. Bu nedenle Rus steplerinde, Romanya ve Macaristan ın orman steplerinde yaygındır. Türkiye’nin her tarafında bulunmakla beraber, en büyük yayılışı ve en iyi gelişmeyi Anadolu kenar dağlarının alçak mevkilerinde yapar. Nehir ormanlarında ve rutubetli alçak mevkilerinde görülür. Bunun dışında rutubetli balçık topraklarını da sever. Kuvvetli vejetatif gelişimi, onu baltalık ormanlarının sık sık rastlanan ağacı yapar. Dolgu ve toprak koruma ağacı olarak değerli rol oynar. Sıcak isteği fazladır. Hercai Karaağaç ise ; Türkiye de sık sık rastlanan bir tür değildir. Bu tür doğunun ağacıdır ve baltalıkta çok kuvvetli büyüme yapar. Toprak istekleri bakımından diğerlerine nazaran kanaatkardır. Gevşek fakir topraklarda da yetişir. Odununun değeri düşüktür. Karaağacı ölüme sürükleyen “ karaağaç ölümü” ( Graphium ulmi ) en büyük düşmanıdır. Son 35-40 yıl içinde Avrupa’daki Karaağaçların varlığını büyük ölçüde tehdit eden bu hastalık Türkiye de de görülmüştür. Karaağaç, özellikle Ova Karaağacı sanayide çok değerlidir. Bu nedenle Türkiye’nin kaliteli Karaağaç serveti yıldan yıla azalmaktadır. Bu değerli ağacın en uygun yetişme muhitlerinde büyük ölçüde kültive edilmesi zorunluluk yapmaktadır. Botanik özelliği bakımından Karaağaçlar ULMACEAE familyasından olup çoğunlukla ağaç, bazılarıda boylu çalı biçiminde yapraklarını döken odunsu bitkilerdir. Tomurcuklar sivri yada küt uçlu , üstleri kiremit vari dizili çok sayıda pullarla örtülüdür. Yapraklar almaçlı dizilmiş, dipleri genellikle çarpıktır. Kenarları dişli olan yaprakların damarlanma sistemi tüysüdür. Çiçekler erdişi yada bir cinslidir. Bazen aynı bitki üzerinde hem erdişi hemde bir cinsli çiçekler bulunabilir. Çiçekler bazı örneklerd...

Hiç yorum yok: